BAYRAM ŞEKERİ - 1

BAYRAM ŞEKERİ - 1

Siz Arabanıza Bakın

Bizim kasabada âma Süleyman vardı. Bir gün ana caddede karşıdan karşıya geçerken bir otomobil kendisine çarpar ve yere düşer. Aracın içindekiler hemen inerek yanına gelirler;

-Vah vah! Canın acıyor mu? Tühh… derken, ayağa kalkmaya çalışan Süleyman;

-Benim bişeyim yok abi! Siz arabanıza bakın! Der.

*

Suyu Çıkmış

Ankara Anafartalar Caddesinde arkadaşım Mustafa Günsan’la vergi denetimindeyiz. Zabıta Müdürlüğünün önünden geçerken, kapının önünde bir tamirat vardı ve sular fışkırıyordu. Arkadaşıma dönüp şöyle dedim;

-Belediye Zabıtasının suyu çıkmış.

*

 Dost İşi

Gençliğimizde popüler şairlerden biri de Şemsi Belli idi. “Anayaso” adlı şiiriyle büyük bir çıkış yapan Belli’den bir şiir;

Bir adam vardı,

Taş yumruğuna tutmuşlardı

Dört koldan.

Başı açıktı,

Kıçı açıktı.

Bir tabanca verdim savunsun diye

İlk kurşunu

Bana sıktı.

*

Yedi Çıkmadı

Muğla’da oturuyoruz. 1975 yılının sonları ve oğlumuz Suad dörtbuçuk yaşında… 10’a kadar saymasını biliyor. Bir gün fasulye tanelerini sayıyor;

-Bir, iki, üç, dört, beş, altı, sekiz deyince evdeki misafir müdahele etti;

-Yediyi atladın, olmadı deyince, Suad biraz da öfkeli biçimde;

-Yedi çıkmadı, dedi.

*

Ağzım Yoruldu

Bir gün şehir içi otobüsteyim. Benim önümdeki koltukta bir hanım ve torunu minik bir kız oturuyordu. Hanım bir ara;

-Neden konuşmuyorsun Nesrin, neden sustun diye ona sorunca; minik kız;

-Konuşamıyorum anne anneciğim, ağzım yoruldu da…

*

Elbise

Muğla’da Tufan Doğu’nun çıkardığı İLKADIM gazetesinde 18.11.1975 de çıkan bir şiirim;

Güzel giyiniyorum,

“Bey” diyorlar.

Normal giyiniyorum,

“Efendi” diyorlar.

Eskilerimi giyiyorum,

Adımı söylüyorlar.

Ey elbise!

Sen ne kadar güçlüsün,

Tebrikler!

*

Kör Kuyu

Üstat Halil Soyuer’in aynı adla yayınlanmış Kör Kuyu şiirini ezberlemiştim bir zamanlar. Bir gün Kızılay’da Göksu Restoran’ın önünden geçtim. Baktım ki önümde iki kişi gidiyor bestekâr Ani Anıl ve Halil Soyuer (ikisini de rahmetle anıyorum)… Ben şiirden bir dörtlük okuyorum;

Hem yazlıkla hem kışlıkla,

Gezdik perişan kılıkla,

Dünya diye yanlışlıkla,

Kör bir kuyuya gelmişiz.

Üstat hemen arkaya döndü ve sarıldı bana; “Vay İsmail’ciğim”.

Düşünüyorum da dünya O’nun deyimiyle kör bir kuyudan farksız.

*

Hocam Nasrettin’e

Asırlar çoktan değişti Hocam,

Ama zaman, halâ o zaman.

Niye diye soracaksın amma,

Düşünceler de değişmiş sanma!

Kürkün kıymeti yine de aynı,

Eskiye hiç rağbet olmuyor gayrı.

(İsmail Kara)

*

Bencil

Rahmetli şair Basri İmece’nin bir şiiri;

Senin için ölüyorum diyordun,

Ben inanmıyordum.

Duydum ki, ölmüşsün

Teşekkür ederim.

*

Yol

Bazı araçların arkasına yazmışlar;

“Ömür biter, yol bitmez”.

Durum buysa, neden?

“Yolun sonuna geldik” deniliyor.

*

Zenginlik

Şeyh Galip’e sorduklarında zenginliği şöyle tarif etmiş;

“Zenginlik o şeydir ki, bir cahili bir âlimin önü sıra yürütür, bir ahmağı akıllının yükseğine çıkarır”.
*