31 Temmuz 2013 Çarşamba

AĞUSTOS AYLARINDA ÖLEN BAZI ÜNLÜLER

AĞUSTOS AYLARINDA ÖLEN BAZI ÜNLÜLER;

(01.08.2013) Şair ve yazar Mustafa Miyasoğlu öldü.
(06.08.1982) Gazeteci yazar ve E.Bakan Samet Ağaoğlu öldü.
(07.08.1991) Eğitimci yazar Kemal Demiray öldü.
(08.08.1985) Şair Abdulkadir Bulut öldü.
(12.08.1987) Eğitimci yazar Necmettin Esin öldü.
(12.08.1999) Şair Can Yücel öldü.
(12.08.1999) Şair ve yazar Abbas Sayar öldü.
(14.08.1974) Edebiyat tarihçisi Nihat Sami Banarlı öldü.
(15.08.1993) Felsefe tarihçisi Prof.Dr.Macit Gökberk öldü.
(15.08.1999) Şair ve yazar Tahir Kutsi Makal öldü.
(15.08.2008) Şair ve yazar Fazıl Hüsnü Dağlarca öldü.
(16.08.2001) Şair ve yazar Abdullah Rıza Ergüven öldü.
(17.08.1968) Şair ve yazar Necmettin Halil Onan öldü.
(18.08.1984) Araştırmacı yazar Prof.Dr.İbrahim Kafesoğlu öldü.
(19.08.1999) Şair yazar ve bürokrat Mehmet Çınarlı öldü.
(20.08.1991) Gazeteci yazar ve siyasetçi Nadir Nadi öldü.
(21.08.1992) Şair ve yazar Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu öldü.
(22.08.1972) Şair ve yazar Orhan Seyfi Orhon öldü.
(22.08.1986) 3.Cumhurbaşkanı Celal Bayar öldü.
(23.08.2004) Yazar ve bürokrat Mehmet Önder öldü.
(24.08.1944) Şair ve yazar Namdar Rahmi Karatay öldü.
(24.08.2004) Araştırmacı yazar, bürokrat Mehmet Önder öldü.
(25.08.1982) Edebiyat tarihçisi Prof.Dr.Abdulbaki Gölpınarlı öldü.
(26.08.1982) Bürokrat yazar Feridun Fazıl Tülbentçi öldü.
(27.08.2003) Yazar, E.General Turhan Olcaytu öldü.
(29.08.2002) Sinema oyuncusu Sami Hazinses öldü.

28 Temmuz 2013 Pazar

ORMAN YANGINLARI

ORMAN YANGINLARI
İsmail KARA
Ülkemizde her yıl hektarlarca ormanımız çıkan yangınlarla yok oluyor. Başka bir deyişle aziz vatanın akciğerleri iflas ediyor.
            Her yıl nisan ve mayıs aylarına geldiğimizde, bir hüzün kaplıyor içimi ve kara kara düşünmeye başlıyorum; acaba bu yıl ne kadar ağacımız yanacak diye…
Yalnız kendi ülkemizde değil, dünyanın neresinde olursa olsun, orman yangını haberlerini duyduğum zaman, tüylerim diken diken olmakta, renkten renge girmekteyim. Hatta çoğu kez gözlerimden yaşlar dökülüyor, yüreğimden adeta bir yerler sökülüyor.
Orman doğanın en güzel süsü, en verimli bitki örtüsüdür. Bulunduğu yerlere bereket, yağmura, toprağa harekettir. Onu kasten, ya da ihmalle yakmak; vatana, dünyaya, insanlığa ihanettir. İhaneti bir yana bırakın, cinayettir.
Ormanlar, hatta tüm ağaçlar milletin ortak malıdır. Bizlere emanettir. Milli geleneklerimize göre, herkes kendi varlıklarından ziyade emanetlere daha iyi sahip çıkar, daha iyi korur. Fakat, son zamanlarda bunu görmek zor.
Nisan ayı bitiyor, mayısla biraz daha sıcak günler başlıyor. Benim kafamda bir telaş, aldı başını gidiyor. Acaba bu yıl da ormanlarım yanacak mı? Allah’a dua ediyorum; onlar yanmasın ve beddua ediyorum, orman yakan onmasın!
Kapımız ve eşiği ağaçtan... Kalemimiz, kitabımız, defterimiz ağaçtan. Çoğunlukla evimizin tavanı, tabanı, penceresi ağaçtan… Her yanımızda ağacın eseri var. Ormansız, ağaçsız her yer insanlara dar. Ağaca, ormana her zaman muhtacız. Onlar bize yar.
Ormanlarımız, vatanın sadece akciğerleri değil, aynı zamanda kalbidir. İnsanlar nasıl akciğersiz, kalpsiz yaşayamazsa; vatan da, ağaçsız, ormansız olamaz, yaşayamaz. Ormansız, ağaçsız bir ülke çöl olur. Onlar çoğalıp gürleştikçe her yer gül olur.
Ormanlarımız böylesine yok olmaya devam ederse, gelecekte çocuklarımız, ecdatlarına lanet okuyacak ve onları belki de şöyle yâd edeceklerdir;

Ormanlarını yakan
Bir ırkın ahvadıyız.
Bizi çöllere atan
Atalar evladıyız.

27 Temmuz 2013 Cumartesi

PAZAR KEYFİ - 3

PAZAR KEYFİ - 3

Değerli dostlar bu Pazar da seçtiklerimle karşınızdayım. İyi tatiller!
Acelem Yok
Evin beyi balkonda sigarasını tüttürürken hanımı yanına gelmiş ve
-Bey bey! Sigara insanı yavaş yavaş öldürür. Bırak şunu!.. der.
Beyi hiç oralı olmadan sakince;
-İyi ya benim de acelem yok zaten, diye yanıtlar.
*
Dostluk Üstüne
İnsan dediğinde paha olmalı,
Dost dediğinde vefa olmalı…
Dostluklar geçici değil,
Gönüllerde ebedî kalmalı…
(İsmail Kara)
*
Satan Satana
Tanıyanlar bilir benim huyumu,
Sahte dostlar ki, kazdı kuyumu,
Sureta insandan aldım payımı,
“Dost, dost” diyerek satan satana.
(İsmail Kara)
*
Hocadan Bir Fıkra
Demişler “Aman hoca koş,
Karın kaybetti aklını”…
Hoca şaşkınlıktan bir hoş,
Bilmem haklı mı?
“Hoca daldın yine,
Hemen koşmadın evine”…
Demiş;
“Onun aklı yoktu zaten,
Acaba kaybolan ne?”.
*
Özlü Sözler
"Eğer bir millet iktidarda bulunan kişilerin şereften, onurdan, ahlaktan yoksun davranışlarını, hırsızlığını yalnızca kendi siyasi görüşünden olduğu için görmezden geliyorsa, o millet erdemini yitirmiştir. 
Erdemini yitiren millet bir gün vatanını da yitirir." 
(Niccolo Machiavelli) 
--
Konfiçyüs diyor ki; 

Kitleler cezalarla düzene sokulursa yozlaşmış olur, karizma ve
nezaketle yönetilirse bilinçli ve dürüst olur”

“Bir şeyi bildiğin zaman, onu bildiğini göstermeye çalış. Bir şeyi
bilmiyorsan, onu bilmediğini kabul et. İşte bu bilgidir”

 “Eğitimli insanın hedefi daima yüksek olur. Küçük işlerle küçük
insanlar uğraşır”
*
Sakin Öner Hoca Diyor ki;

KALK AYAĞA KALK

Bu vatan bizlere ata mirası 
Bedeli ödendi kan ile canla 
Hiçbir değerle olmaz kıyası
Bayrağın al rengi boyandı kanla 

Ama sen ne yaptın sahip çıkmadın
Emanete gözün gibi bakmadın.
Bu bayrağı yükseklerde tutmadın
Uğraşmadın bir gün ilim irfanla.

Sevr paçavrasını yırtıp atanlar
Vatan toprağında şehit yatanlar
Bayrağı göklerde şanla tutanlar
Yaşadılar her an ezan Kur’anla.

Türküz Müslümanız dedik oturduk,
Mirası har vurduk harman savurduk.
Sattık değerleri hayaller kurduk,
Bitirdik her şeyi yağma talanla.

Millî devlet güçlü ordu ne oldu
Önce birlik beraberlik kayboldu
Tek millettik bir hain el hep böldü,
Kavgalıyız bugün dostla düşmanla.

Türkün tarihinde yok böyle zillet
Onursuz yaşamak onulmaz illet.
Öldü de el etek öpmedi millet
Haysiyet korunmaz feryat figanla.

Ey asil milletim, kalk ayağa kalk
Suskunluğu bırak dön mazine bak
Ya şu bendini yık ya kendini yak
Yaşa adam gibi şerefle şanla.

Sakin ÖNER


14 Temmuz 2013 Pazar

PAZAR KEYFİ - 2

PAZAR KEYFİ - 2

Bu hafta da sizleri düşündürecek, güldürecek, eğlendirecek fıkra, şiir ve yazılardan bazı bölümler aldık. Buyurun okuyun!
                    
 ADINI YAZDIM ATA’M 
Önce yirmidokuz harfi öğrendim
Sonra adını yazdım
İlk kez
Sarı saman sayfalarına defterimin
Tüm öğrencilik çağımda
Binlerce kez
Yazdım sildim, sildim yazdım adını
Yüreğim titredi sevginle
Yorulmadı ellerim
Ömrümce hep seni düşledim
Binlerce kez
Adını harf harf yüreğime işledim.
---Cihan İnce---
*
UZUN YAŞAMIN SIRRI
Bir Sovyet ilim adamı Profesör Ü.Sultanov; “Uzun ve sağlıklı yaşamak için içki ve sigaradan uzak durulması gerekir” diyor. 
Biz ne yapıyoruz? Sigara tüketiminde dünyanın dördüncü, alkol tüketiminde dünyanın üçüncü ülkesiyiz. Şampiyonluğa doğru koşuyoruz. Yani, sağlıksız ve kısa yaşam şampiyonluğuna…
Bunu deyince aklıma bir gözlemim geldi. Eskiden hanımlar sokakta sigara içmezlerdi. Şimdi erkeklerden daha çok, kadınlar sigara içiyor sokaklarda… Siz de farkında mısınız?
*
FIKRA
Kılık kıyafetine dikkat etmeli insan
Kimse bakmıyor bana
Üstüm başım perişan.
Sırtında samur kürkün olunca
Beysin, paşasın
İlâhi Nasrettin Hoca
Kürküyle yaşasın
---Behçet Necatigil---
*
ENFLASYON
Bu aylarda enflasyonun biraz düştüğü ifade edilmeye çalışılıyor.
Haydi öyle olsun diyelim. Diyelim de çarşıda, pazarda fiyatlar el yakıyor.
Yahu enflasyon mu bizi anlamıyor, biz mi enflasyonu?..
*
YOKSULLUK SINIRI
Eskiden
Kırk paralık adam
Derlerdi bize
Şimdi
O da yok
Cebimizde.
---Hasan Yılmaz---
*
AZRAİL
Hoca ağır hasta yatıyordu
Karısını çağırıp çatıyordu
-Haydi hanım güzelce giyin
-Olur mu sen hastayken beyim
-Teklifim boşuna değil
Belli seni beğenir Azrail
---İsmail KARA---
*
ÜTOPİ
“Hayatım boyunca bir gün denizin durulacağını, fırtınanın dineceğini,
Benim gibi milyonlarca insanın sakin ve rahat bir hayata ulaşacağını
Düşündüm. İnsanların ezilmeyeceği, sömürülmeyeceği bir dünyanın
Özlemiyle yaşadım. Bugün de 90 yıla yaklaşan ömrümle aynı özlemi
Taşıyorum” (Zehra KOSOVA-1999)
*
ELBİSE
Güzel giyiniyorum,
“Bey” diyorlar.
Normal giyiniyorum,
“Efendi” diyorlar.
Eskilerimi giyiyorum,
Adım söylüyorlar.
Ey elbise!
Sen çok güçlüsün,
Tebrikler!
---İsmail KARA---
*
İNCE SIZI
Yemiyor, içmiyor diyorlar adam için,
Kendi kendini yiyor adam,
Daha ne yesin?
---Tahsin ŞENTÜRK---
*
KORKU
Askerliğimi Hozat’ta 1973-1974 yıllarında yaptım. Halâ saygı duyduğum
bir şair üsteğmenim vardı, Can Polat Yücel… O’nun şu veciz sözünü hiç
unutamıyorum; “En çok korktuğum şey, korkudur”.
*
ÖLÜMDEN KORKMAK
Korku deyince yine güzel bir söz var. Hocaoğlu Selahattin Ertürk demiş ki;
“Biz yaşamağa bile katlanabilen insanlar, ölümden korkar mıyız?”.
*
AİLE KAVGASI
Karı koca kavga ediyorlardı. Bekçi Kâzım onları ayırmak istedi. Hay istemez
olaydı. İkisi bir olup Kâzım’ı iyice dövdüler.  

7 Temmuz 2013 Pazar

TEMMUZ AYLARINDA ÖLEN BAZI ÜNLÜLER

07.TEMMUZ AYLARINDA ÖLEN BAZI ÜNLÜLER:

(02.07.1997) Psikolog yazar Prof.Dr.Ayhan Songar öldü.
(02.07.2001) Şair ve yazar Göktürk Mehmet Uytun öldü.
(04.07.1982) Araştırmacı yazar Prof.Dr.Faruk Kadri Timurtaş öldü.
(05.07.2008) Şair, yazar ve E.Milletvekili Erdem Bayazıt öldü.
(06.07.1992) Şair ve siyasetçi İsmail Hakkı Yılanlıoğlu öldü.
(06.07.1995) Şair ve yazar Aziz Nesin öldü.
(07.07.1993) Şair ve yazar Rıfat Ilgaz öldü.
(10.07.1992) Hukukçu şair Cevdet Kudret öldü.
(11.07.1978) Şair, sanat tarihçisi Bedretin Cömert öldürüldü.
(11.07.2005) Halk ozan Ali Gürbüz öldü.
(12.07.2002) Şair Ece Ayhan öldü.
(13.07.1959) Operet yazarı Ekrem Reşit Rey öldü.
(13.07.2000) Ünlü sinema oyuncumuz Kemal Sunal öldü.
(13.07.2013)        Prof.Dr.Alpaslan Işıklı öldü.
(15.07.1977) Romancı Esat Mahmut Karakurt öldü.
(16.07.1992) Şair ve yazar İsmail Hakkı Yılanlıoğlu öldü.
(16.07.2007) Oyun yazarı Sabahattin Engin öldü.
(18.07.1965) Yazar Refik Halit Karay öldü.
(21.07.2003) Araştırmacı yazar Dr.Mehmet Aziz Bolel öldü.
(23.07.1997) Gazeteci yazar Mükerrem Kamil Su öldü.
(23.07.2003) Nejat Muallimoğlu öldü.
(26.07.1986) Oyun ve senaryo yazarı Sadık Şendil öldü.
(26.07.1988) Yayıncı, araştırmacı yazar Avni Altıner öldü.
(26.07.2009) Şair yazar ve gazeteci Nezihe Araz öldü.
(27.07.1984) Şair ve yazar İbrahim Zeki Burdurlu öldü.
(27.07.1989) Gazeteci yazar Nimet Arzık öldü.
(27.07.1993) Şair yazar ve yayıncı İbrahim Minnetoğlu öldü.
(28.07.2000) Yazar Prof.Dr.Abdülkadir Karahan öldü.
(29.07.1999) Asker şair Hüseyin Çelikcan öldü.
(30.07.2006) Gazeteci yazar Duygu Asena öldü.
(30.07.2007) Eğitimci şair Yıldız Güngör öldü.

Pazar Keyfi - 1

     P A Z A R  K E Y F İ

     Bu pazar günü için de size kısa şiirler, özlü sözler, fıkralar seçtim. İyi pazarlar!
     *
     Kadir Yaralı'dan bir dörtlük
     Sayın hocam size şikâyetim var;
     Her gelen gönlümü kırıp gidiyor.
     Sormayın dertlerim depreşti yine,
     Gözyaşım sinemden akıp gidiyor.
     (Merhum rahmetle anıyorum)
     Benden Yaralı'ya 
     Sevda kuyusundan çekiyor ipi,
     Kopsada fırtına, çıksada tipi,
     Derin bir ırmaktır, görünmez dibi,
     Coşkun sular gibi çağlar Yaralı... 
     *
     Bizim
     Ankara'da türlü türlü plan var
     İstanbul'da açık açık talan var
     Seksen bine köpek alıp satan var
     Sorsak hele değerimiz kaç bizim?
     (Aşık Yener'in şiirinden)
     *
     Yalan Üzerine Hadisler
     - İman sahibi, her hataya düşebilir. Fakat, hainlik yapamaz ve
     yalan söyleyemez.
     - Yalandan sakının, yalan fücura, fücur ise cehenneme götürür.
     - Yalan yere yemin etmek, evleri ıssız bırakır.
     - Yalan söylemek, iftira etmek ile çıkarılan fitne, kılıçla çıkarılan 
     fitneden de kötüdür.
     - Münafıklığın alâmeti üçtür; konuştuğu zaman yalan söyler,
     vaadettiği zaman vaadinden döner, kendisine emanet olunana
     hıyanet eder.
     *
     Türkiye'de Gündem
     Aynı adli şiirimin son iki dörtlüğü;
     Ya sporcu, ya sanaatkâr,
     Vatandaş mı kanaatkâr,
     Birileri itaatkâr...
     Bu caz acep kimin cazı?
     *
     Şu gündemler çekip gitsin,
     Bu kadarı artık yetsin,
     Milletimle alay bitsin,
     Sorunlar var dizi dizi...
     *
     Öldürürüm Seni
     Yaz tatili için sayfiyeye giden Pakize hanım ve çocukları hayatlarından
     memnundular. Denize giriyorlar. Sair zamanlarda çocuklar deniz kenarında
     oynuyorlardı. Pakize hanım ise başka hanım arkadaşlarıyla oyun oynuyor,
     bazen de yemek yapıyordu. Bir ara denizin kıyısında oynamakta olan oğluna
     seslendi ;
     - Osman dikkat ol, boğulursan öldürürüm seni!..
     *
     Bi şey mi Dedi Abi
     Ankara'da belediye otobüsüne binmiştim. Adamın biri iniş kapısı olan orta
     kapıdan otobüse binerken kapanmakta olan kapı kendine çarpınca şoföre
     kızdı ve bağırdı ;
     - Dikkat etsene eşşoğlueşek!
     Hiç istifini bozmadan şoför adama ;
     - Bi şey mi dedin abi?.. dedi.
     *
     Sen mi Kullanıcan
     İneceği durak için ışığa basmakta geç kalan yolcu telâşla ve yanlışlıkla
     şoföre şöyle seslendi ;
     - Müsait bir yerde iner misiniz?
     Şoför ;
     - Ne o, otobüsü sen mi kullanacaksın?
     *
     Ömür Bu
     Saatler durmadan işliyor,
     Günler, haftalar, aylar,
     Seneler çabucak geçiyor
     Ve
     Zevkini almadan hayatın,
     Bir ömür bitiyor.
     (İsmail Kara-Birinci Demet'den)
     *
     Üç Çeşit Eleman 
     Bir işletmede üç çeşit eleman vardır ,
     1) Bazıları, bir şeylerin olmasını sağlarlar,
     2) Diğerleri bu şeylerin nasıl olduğuna bakarlar,
     3) Bazıları ise bu şeylerin nasıl olduğundan habersizdirler.
     (Bir işyerindeki duvar yazısıdır)
     *
     Bir Daha
     Bir daha silkin yeniden,
     Bir daha sev, bir daha...
     ...Yeniden ısınır toprak,
     ...Çiçeğe durur ağaçlar,
     ...Tümden unutmadı daha
     ...Gülmeyi insanlar.
     Daha kokuşmadı dünya,
     Yaşanacak, sevilecek
     Güzel olan yanı da var...
     ...Bir daha silkin yeniden,
     ...Bir daha sev, bir, bir daha...
     *
     Hayat Güzel
     Hayat çok güzel... Acısıyla, tatlısıyla yaşanmağa değer. Eğer,
     kötülükler olmasa, iyiliklerin; acılar olmasa, tatlılıkların kıymetini
     pek anlayamazdık. Bu nedenle başımıza beklemediğimiz olaylar
     geldiğinde ümitsizliklere kapılmanın, hayata, dünyaya küsmenin
     bir anlamı yok diye düşünüyorum. Ben en zor zamanlarımda dahi
     hayata ümitle ve sevgiyle sarıldım. Bundan olumlu sonuçlar da 
     aldım hep...
     *