AYILAR VE ADALET
Yazının başlığını biraz tuhaf buldunuz değil mi? Bu aslında, aşağıya da eklediğim şu haberle ilgilidir;
"Dağda bir ayı tarafından öldürülen kişi için Erzurum'da yakınları tarafından dava açılarak devletten tazminat istendi. Mahkeme davacıyı haklı buldu ve devletin 60 bin lira tazminat ödemesi hususunda karar verdi".
Ülkemizin pek çok yerinde
geniş dağlar ve ormanlar var. Doğal olarak bu alanlarda yırtıcı (vahşi)
hayvanlar da yaşar. Maazallah bu hayvanlar (ayılar), çok sayıda insan öldürse,
devletin hali nice olurdu? Tazminat ödemekle kolay kolay baş edemezdi. Dağdaki
hayvanların insan kıyımına karşı, devletin sorumluluğu ağırmış meğer…
Peki, şehirlerdeki ve diğer
yerleşim alanlarındaki durum neden farklı? Yani buralarda devletin sorumluluğu
daha mı az? Elbette değil… Ne demiş eski başbakanlardan biri; “Fırat’ın kenarında bir kuzu kaybolsa,
başbakan olarak ben sorumluyum”. Yani devleti yöneten olarak, devlet olarak
“sorumluyum”.
Yerleşim birimlerinde insanlara
zarar veren magandalar (iki ayaklı ayılar) için verilen cezalar çok daha hafif
oluyor çoğunlukla… Trafikte, diğer insanlara karşı sorumsuzca davranarak;
düğünlerde silâh patlatarak, maddi hasarlara, yaralanmalara, ölümlere yol
açanlara bir ayı kadar değer verilmiyor. Boş yere kavga çıkarıp adam yaralayanlar yine öyle… Çoğu kez yakalanan hırsızlar ceza bile almıyor. Bazen de binlerce kişiyi öldüren insan, damızlık boğa gibi besiye çekiliyor.
Miyase Yılmaz'ı öldüren ayı ve de arkadaşları Erzurum 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin kararını öğrenince; sanırım kendileriyle gurur duyup, insanların haline gülmüşlerdir.
Miyase Yılmaz'ı öldüren ayı ve de arkadaşları Erzurum 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin kararını öğrenince; sanırım kendileriyle gurur duyup, insanların haline gülmüşlerdir.
Balâ ilçesinde yaşayan bir
kişinin; hatalı ameliyatla bir kolu felç edildi. Adamın tazminat davası on yıl sürdü ve netice alamadı. Kolunu
bir ayıya filân koparttırsaydı, her hâlde kısa zamanda bir tazminat alırdı. Adaletin çok geciktirilmesi de kötüdür. Bu kişinin geçen zamanda kolu tamamen kurudu ve kesilmesi gerekti.
M.Ö. 535-475 tarihleri arasında yaşamış ünlü Yunan filozofu Herakletios bile yaşadığı devirde demiş ki; "Adaletsizliği, bir yangından daha çabuk önlemeliyiz".
Öte yandan, vatandaşa mutlu
bir yaşam sağlaması gereken devlet (baba devlet) nice masum kişileri de
hapsederek; uzun süre tutuklu bırakarak hem onları, hem ailelerini mutsuz ediyor. Kimilerine de tarihte görülmemiş hükümler verilebiliyor. Bakınız, Montesquieu ne
diyor; "Bir kimseye yapılan adaletsizlik, bütün topluma
yapılmış bir tehdittir."
Devlet baba her yerde, her
zamanda evlâtlarına, yani vatandaşlarına karşı eşit ve adil olmalıdır. Bir
kesimi hoş tutmak, başka bir kesimi hor görmek gibi bir lüksü olmamalıdır.
Ulusuna karşı adil olmayan / olamayanların; ülke yönetimine talip olmaları bile
şu çağda yersiz ve en büyük adaletsizliktir.
Yazan: İsmail KARA
Ayı saldırısına
devlet tazminatı
·
21.09.2012
Mahkeme devletin, ayının öldürdüğü 72 yaşındaki
kadının yakınlarına 60 bin TL ödemesine hükmetti
PKK ÖRNEĞİ
Ölenlerin avukatı Sadullah Kara ise, "Nasıl ki yapılan saldırılarda ölenlerin PKK ile özel husumeti yoksa bizim olayımızda da devletin korumaya aldığı ayılarla müvekkillerimin murislerinin bir husumeti bulunmamaktadır. Vahşi hayvanların etrafı birçok ülkede çitlerle çevrilmiş ve gerekli tedbirler alınmıştır" dedi. Miyase Yılmaz için açılan davayı sonuçlandıran mahkeme, talepleri haklı bularak, bakanlıkları 30'ar bin TL tazminat ödemeye mahkum etti.