6 Aralık 2012 Perşembe

BİRAZDAN


BİRAZDAN

“Birazdan”… Bu kelime son zamanlarda, nedense dikkatimi çeker oldu.
Telefonla bir yer arıyorum, telesekreterden yanıt; “Birazdan bağlanacaksınız”. Bekliyorsunuz. Aynı yanıtı yine alıyorsunuz. Sabırla bekliyorsunuz. Bazen bu bekleyiş, gerdikçe geriyor insanı… Ahizeyi şak diye yerine koyuyorsunuz.
Bazen de kısa zamanda bağlanıyor, hedefinize varıyorsunuz.
“Birazdan”, “an” gibi değil… Belirgin olmayan bir zaman sürmesi… Hatta “birazdan” dakikalarca sürmekle kalmıyor, bir saat gibi uzun bir süreyi de kapsayabiliyor.
Geçenlerde bir işadamının bürosunda, diğer bir işadamı arkadaşımla bir araya geleceğiz. Uzaktan gelecek olan adresi bilmiyor. Dışarıda buluşup öyle gideceğiz. Randevu saati de 12 oo… Aradım kendisini, dedi ki; “Ben unutmuştum notumu yeni gördüm, yarım saate kadar gelirim”. Büroda bekleyen arkadaşımı aradım; “Birazdan geliyoruz” dedim. Arkadaşım dediği saatte geldi hemen hemen… Adres Kızılay’ın göbeği nerdeyse. Fakat, bu kez de otomobili park edecek yer sorunu çıktı, bu da zaman aldı. Ona da dedim ki; “Ahmet bey, iyi ki birazdan demişim”. Sonuçta saat 13 oo de buluşmamız gerçekleşti. Özür diledik… Özetle bizim “birazdan” tam bir saat sürdü.
TV kanallarında da sık ve çok kullanılıyor “birazdan”… Bir haber özeti veriliyor ve ardından da haber detayının “birazdan” verileceği söyleniyor. İzleyiciler merak ettikleri haber için bekletiliyor. Buna çoğunuz tanık olmuşsunuzdur. 
Lise son sınıf öğrencisi torunum bilgisayar başına çörekleniyor. İşi gücü müzik seçip dinlemek ve facebook’taki iletileri gözden geçirmek… “Kızım çıkar mısın? Çok önemli işim var” diyorum. O da “Çıkacağım birazdan” diyor. Ama o birazdan yine uzunca bir zaman oluyor.
“Birazdan” için esnek bir zaman birimi  de diyebiliriz. Çünkü, lâstik gibi uzayıp kısalabiliyor nerdeyse…
“Birazdan”, bazen iyi niyet kuralları dışında da kullanılabiliyor. Örneğin, kişinin  başka birinin yanına uğraması gerekiyor, “Birazdan geleceğim” diyor. Öteki de bekleyip duruyor.  Maksadı oraya gitmemek aslında, sonradan özür bildiriyor. Yani “birazdan” atlatma taktiğinde de kullanılabilen bir kelime…
“Birazdan”, çok uzayınca başka önemli durumlar da çıkabiliyor ortaya örneğin, beklenmedik bir kaza, afet, hastalık, yaralanma, ölüm… “Birazdan şunu yapacağım” diyen kişi, o istediğini yapamıyor.
“Birazdan” basit gibi görünse de çok şeylere gebe olabiliyor velhasıl… Onun için yerli yerince kullanmak ve hakkını vermek  gerekir diye düşünüyorum. Siz ne dersiniz?
                                                                         İsmail KARA


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder