16 Ekim 2012 Salı

Dilimiz ve Konuşma


    DİLİMİZ VE KONUŞMA

     İnsanlar konuşarak anlaşırlar. Türkiye’de resmî dil, Türkçe’dir.  Konuşurken, dilimizi kurallarına uygun olarak kullanmaya özen göstermeliyiz. Bilgili, görgülü ve kültürlü insanlar konuşmalarında buna dikkat ederler.
    Konuşma şekli ve düzgünlüğü, konuşanın kişiliğini de yansıtır. Tıpkı giyimine, kuşamına özen gösteren  insanlar gibi… Nasıl kendimize saygı duyuyorsak, dilimize de saygı göstermek zorundayız. Dilimize sahip çıkmalıyız ki, bu da saygıyla olur.
    Güzel ve akıllı deyişler önce sözlü sanatı doğurmuş, ardından yazının da gelişmesiyle edebiyat denen güzel sanat dalı giderek güçlenmiştir.
    Konuşma şekli, kişilerin yetiştikleri ortamla da yakından ilgilidir. Bazı insanlar, yöresel ağızların etkisinden kolay kolay kurtulamazlar.
    Aile içinde büyükler birçok davranışlarıyla olduğu gibi, konuşmalarıyla da küçüklere örnek olurlar. Büyükler bu bilince sahip olmalı, argo ve küfürlü kelimeler kullanmamalıdırlar.
    Kelimeleri seslendirirken, başka bir deyişle telâffuz ederken; onların hakkını vermeliyiz. Yani doğru kullanmalıyız. Bazen, radyo ve televizyon sunucularının bile kelimeleri hatalı telâffuz ettikleri ya da yanlış kullandıklarını görüyoruz. Pek çok kişinin izlediği radyo ve televizyon yayınlarında mümkün olduğunca hata yapmamak gerekir.
    Güzel Türkçe’mizi güzel konuşma ve yazma; pek çok insana başarı sağlar. Örneğin politika ile uğraşanlarda olduğu gibi… Bir atasözümüz ise aynen şöyledir; Tatlı dil, yılanı deliğinden çıkarır”.
    Konuşma sırasında, hatta yazılarda en çok şu hatalara tanık oluyoruz;
    -Yalnız (doğru) – yanlız (yanlış)    
    -Herkes (doğru – herkeş, herkez (yanlış)
    -Kâmil (doğru) – Kamil (yanlış)
    -Kâr (doğru) – kar (yanlış)
    İnceltme işareti gibi bazı işaretlerin yazım (imla) kılavuzundan çıkartılması da hataları tetiklemiştir.
    Katıldığım bir toplantıda (Doç.Dr.) payeli bir öğretim üyesi “kâr” ı, “kar” diye söyledi. Bu asla yapılmaması gereken bir hatadır. Örneğin şöyle bir cümle kursak yakışık alır mı? Seninle bir şirket kuralım yıl sonunda karını paylaşalım”… Düşünün arkadaşlar!
    Gerek konuşurken, gerek yazarken yalnız kelimeleri düzgün kullanmak yetmiyor. Cümleleri de düzgün kurmamız gerekiyor.
    Bir ulusun dili, o ulus için çok önemlidir. Dil birliği ise bir toplumu ulus yapan başlıca unsurlardan biridir. Bu yönden bakınca Türkçe’mizin önemi çok daha farklıdır.
    Türkçe’mizin kıymetini bilelim!
    Ona sahip çıkalım.
    Güzel ve doğru konuşalım.
    Güzel ve düzgün yazalım!

    İsmail KARA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder